YENİDEN YAPILANMAK
İsra Süresi16.ayet: '' Biz bir ülkeyi/bir medeniyeti mahvetmek istediğimizde onun servet ve nimetle şımarmış elebaşlarına emirler yöneltiriz/onların yönetici olmasını sağlarızda onlar oralarda bozuk gidişler sergiler.Bizim hükmümüz hak olur o ülkenin altını üstüne getiririz.''
Kuran bu ayetiyle bir ülkenin belasını bulmasının o ülkedeki yöneticilerin eliyle olacağını söylüyor.Türkiye açısından bu ayet çok önemlidir.Türkiye her zaman daha kötüye gitmekte ve türk milleti hayatı biraz daha zorlaşmakta, hayatından memnun olmayanların oranı her geçen gün artmaktadır.Ve hep siyasetçilerden şikayetçidir.Ama şuda bir gerçek ki o siyasetçileri başa getirende türk halkıdır.
Hz.Peygamber: '' Siz nasılsanız öyle idare edilir öyle yönetilirsiniz.'' diyor..
O halde kimsenin siyasetçilerden yöneticilerden şikayetçi olamaz.Siyasetçiler halkın aynasıdır.
Hud Süresi 101.ayet: '' Allah kimseye zulmetmez insanlar kendi kendilerine/ kendi öz benliklerine zulmederler.''
Kuran Allah'ın hiç bir kula zulmetmediğini ama insanların kendi kendilerine zulmettiğini defalarca söylemektedir.Allah zalim değildir. Dünyadaki bütün zulumler insanların kendi ellerinin yapıp ettikleri yüzündendir.
Kuran: '' İnsanların kendi ellerinin yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde bozgun çıktı.''
İnsanların kendi işledikleri yüzünden karada ve denizde bozgun çıktığını söyleyerek insanların kendi elleriyle bu dünyayı ve ülkeyi mahvettiklerini söylemektedir.
Kuran: '' Biz zulme sapmamış hiç bir ülkeyi hiç bir medeniyeti helak etmeyiz.''
Allah, bir ülke zulme sapmadığı sürece helak etmez.Ve kuran yüzlerce yerde de göstermektedir Allah kimseye zulmetmez insanları kendi kendilerine zulum ediyor.Demek ki Allah o ülke ve o ülke milletlerinin kendi kendilerine olan zulmunden dolayı helak ediyor.
Kuran zulümleri 3'e ayırır. bireyin kendi kendilerine zulmü , toplumların birbirlerine olan zulmü ve insanların Allah'a Kuran'a olan zulmü...
Furkan süresi 30.ayet: '' Peygamber şöyle diyecektir: ' Ey rabbim bu ümmetim/bu toplumum bu kuranı terk edilmiş dışlanmış bir halde tuttular.''
İnsanlık özelliklede Türkiye bu şikayetten kurtulmadıkça refaha kavuşamaz. Sözde kuranı tuttular elde tuttular ama özde terkettiler dışladılar diye Hz.peygamber bizi şikayet ediyor.
İslam dünyası ve özelliklede Türkiye kuran'a karşı yaptığı bu zulmün bedelini çok ağır faturalarla ödüyor ve ödemeyede devam edecek.Kuran'da bizi çarpmaya devam edecek.Çünkü Allah'ın vaadi haktır.değişmez.
Zuhruf Süresi 36-39.ayetler: '' Kim rahmanın zikri olan kuran'ı görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytan musallat ederiz de bu şeytanlar onu saptırı, onun can yoldaşı/ arkadaşı olur.Bu şeytanlar onları yoldan saptırırlar ama bunlar halen kendilerinin hidayet üzere olduklarını/ doğru yolda olduklarını zannederler. ''
Enam süresi 116.ayet: '' Yeryüzündeki insanların çoğunluuğna uyarsan sapıtanlardan olursun ve seni Allah'ın yolundan alıkoyar/geri çevirirler.''
Biz kuranı terkettik dışladık hayatın dışına ittik ve kuranda bizi dışladı.Herşeyin bedeli var Kuran haktır.Kuranın vaadleride haktır.Ve kuran herşeyi gözler önüne seriyor. şuan türkiyenin ve islam dünyasının ve hatta dünyanın içinde bulunduğu girdabın nedeni kitapsızlık kuransızlık illetidir. Peki kuran böyle bir topluma ne gibi belalar verir. Bu konuda 3-5 sayfalık yazıyla tabiki açıklanamaz bu konuda bir kitapla hatta ciltlerle açıklanabilir. Biz sadece kısa bir açıklama yapabiliyoruz.
Yunus süresi 100.ayet: '' Allah aklını işletmeyenler üzerine pislik yağdırır.''
Bakara süresi 59.ayet: '' Ne varki zulme sapanlar sözü kendilerine söylenmiş olandan başkasıyla değiştirdiler.Bunun üzerine biz zalimlere ürettikleri kötülükler yüzünden gökten bir pislik indirdik. ''
Kuran aklını işletmeyen ve kendilerine gelmiş rahmanın sözlerini değiştirmelerinden dolayı gökten inletici bir azapla karşılaşacaklarını söylemektedir.Rahmanın sözlerini biz hocaların üstadların mezheplerin söz ve içtihadlarıyla değiştirdik.
Şura süresi 30.ayet: '' Size gelip çatan her musibet kendi ellerinizin yapıp ettikleri yüzündendir.''
İnsanların karılaştığı her musibet her bela kendi ürettiklerinin bir karşılığı Allah'ın verdiği bir sonuçtur. Ama bu musibetlerin nedeni insanların yapıp ettikleridir.
Kuran: '' Biz bir zalimi diğer zalime musallat ederizde bu zalimler birbirleriyle çekişir didinirler bizde oranın altını üstüne getiririz. ''
Kuran, toplumların ve ülkenin helak olmasını zalimleri birbirine musallat ederek gerçekleştirir.Bu ülkede yıllardır sürüp giden zalimlerinde zalimi olan sağ-sol kavgaları tamda bu noktada çok önemlidir.İki zalim taraf olan sağ-sol bu ülkede yıllardır kavga ve çekişme hallerindedir.Bunun nedenini işte bu ayetlerin ışığında düşünmemiz gerekmektedir.
Enam süresi 65.ayet: '' Deki: ' Allah size üstünüzde yahut ayaklarınızın altından bir azap göndermeye yahut sizi fırka fırka birbirinize düşürerek/ sizi fırkalara bölüp içinizden çıkılmaz durumlara düşürerek kiminizin şiddetini kiminize taddırmaya kaadirdir.''
İşte kuran o ülke insanlara musibetleri belaları bu şekilde verir.Şimdi bu ayetler ışında türkiye'ye bir bakın.Türkiye hizipler fırkalar ülkesi haline gelmiştir.Bu hizip ve frıkalar kuran'a küfreden kuranı arkalarına atıp dışlayan taraflardır.Yoksa hizipleşip fırkalaşmazlardı. Kuran Türkiyeyi tokatlıyor ve türkiye bu tokatın altından çıkamaz.Türkiye helak olmaya doğru hızlı bir şekilde gidiyor.
Kassas süresi 47.ayet: '' Kendi ellerinin önden hazırladıkları yüzünden başlarına bir musibet geldiğinde hemen şöyle diyorlar: ' Rabbimiz bize bir resul gönderseydin de senin ayetlerine uyup müminlerden olsaydık ne olurdu. ''
Peki ne yapmamız lazım. Çıkış yolu nedir. Musibetlerden önce Allahın ayetlerine uymak...
Rad süresi 11. ayet: '' Gerçek şu ki : 'Allah bir toplumun maruz kaldığı şeyleri, onlar, birey olarak içlerindeki gerekli değişiklikleri yapmadıkça Allah o toplumu değiştirmez/ Allah o toplumun gidişatını değiştirmez.Allah bir toluma perişanlık dileyincede artık onu geri çevirebilecek hiç bir güç yoktur.''
Herkes gidişattan şikayetçi hiç kimse memnun değil RAD SÜRESİ 11.AYET inde dediği gibi bir YENİDEN YAPILANMAYA MUHTACIZ. Aksi takdirde değişen hiçbir şey olmaz.
Önce birey olarak kendi içimizde, kendimizde olan gerekli yapılanmaları yapmalıyız.Peki neyle yapılanacaz. KURAN İLE YAPILANACAZ:
Ali imran süresi 103.ayet: '' Hep birlikte topluca Allah'ın gökten yere uzanan ipine sarılın.''
Kuran: '' Eğer size indirğimiz bu kitabı/kuranı gerektiği gibi uygularsanız sizi ayaklarınızı altından ve üstünden rızıklandırırım.''
Enam süresi 65.ayet ayaklarınızın altında ve üstünden azaptan bir başka ayettede kuranı uygular kurana uyarsanız ayaklarınızın altından ve üstünden rızıkladırma vaadinde bulunuyor.
İşte türkiye tercihini yapmak zorunda.Ya kuranı arkalarına atar umursamaz yaşamaz ayaklarının altından ve üstünden kuranın azabına uğrar, yada kuranı uygular kuranı yaşar kurana tabii olur ayaklarının altından ve üstünden rızıklanıdırılır. Bu ülke bu konuda tercihini hep olumsuz yönde kullandı.geldiğimiz noktada ortadadır.Bu konuda tabiki söylenecek çok şey vardır binlerce ayet var yüzlerce sayfa gerek.En büyük hayalim bu konuda bir kitapta yazabilmek.Ama şimdilik bu kadar kısa bilgiler verebiliyoruz.
Tek çözüm YENİDEN YAPILANMAK...Topluca, milletçe bir tövbe edip kuran'a dönmek kuran'ı anlamak ve kuran'ı yaşamak zorundayız..Aksi takdirde kuranın tokadını daha çok yemeye mahkmuz ve her geçen gün felakete doğru gitmemiz kaçınılmazdır.Her geçen gün bu günlerimizide aratacaktır.
|
